Bebeklik döneminde beslenme; sağlıklı gelişim ve büyüme için en çok dikkat edilmesi gereken noktalardan bir tanesidir. Sağlıklı bebeklerin beslenmesinde ilk altı ay yalnızca anne sütü yeterli olmakla birlikte 6 aydan sonra ek gıdalarla desteklenecek şekilde 2 yaşına kadar anne sütü alımının devam ettirilmesi, bebeğin sağlığı açısından büyük önem taşır. Bebeklik döneminde beslenmeye bağlı olarak en sık karşılaşılan sorunlardan bir tanesi besin alerjileridir. Bebeklerde anne sütü haricinde ek gıdaya başlandığı dönemde veya herhangi bir sebeple hazır mamayla beslenmeye başlayan bebeklerde en sık görülen alerji türü ise inek sütü alerjisidir.

Bebeklerde inek sütü alerjisi nasıl anlaşılır?

İnek sütü alerjisi, bebeğin inek sütü veya hazır mama ile tanıştığı dönemde belirti vermeye başlar. Bazı bebeklerde hemen oluşan şikayetler, bazı bebeklerde 7-10 gün içerisinde kendini gösterebilir. Hastalığın belirtileri arasında geçmek bilmeyen gaz sancıları, aşırı huysuzluk ve ağlama, kusma, kaşıntı, egzama tarzında kuruluk ve deri döküntüleri, mukuslu veya kanlı dışkılama, geçmeyen pişik ve konaklar, sebepsiz öksürükler, burun akıntısı, burun tıkanıklığı ve hırıltıdan birkaçı net olarak görülmektedir. Daha ciddi vakalarda şok, nefes darlığı ve yüksek tansiyon gibi durumlara da sebebiyet verebilen hastalık, oldukça ciddiye alınması gereken ve tamamen beslenmeyle ilişkili olan bir durumdur. Birçok uzman doktor, bebeklerde kronik ishal nedenleri arasında inek sütü alerjisi ihtimalinin de göz önünde bulundurulması gerektiğini belirtmektedir.

İnek sütü alerjisi nedenleri

İnek sütü alerjisi, inek sütünde bulunan beta laktoglobulin isimli proteinin bebek vücudu tarafından yabancı madde olarak algılanarak tepki oluşturması nedeniyle ortaya çıkan bir hastalık türüdür. Hastalık, inek sütü veya inek sütü bazlı bebek mamalarının kullanılmaya başlanması ile belirti vermektedir. İnek sütü proteini alımının kesilmesi ile hastalığın rahatsız edici belirtileri ortadan kalkar. Aynı zamanda ailesinde alerji öyküsü bulunan bebeklerde inek sütü alerjisinin görülme olasılığının daha yüksek olduğu bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Konu ile ilgili Yrd. Doç. Dr. Mahir Gülcan, bebeklerin en çok karşılaştığı alerji türünün inek sütü alerjisi olduğunu belirterek iyi bir araştırma ve tedavi ile alerjisi olan bebeklerin 2 yaşına kadar %90 – 95 oranında düzeltilebildiğini belirtmektedir.

İnek sütü alerjisi konusunda dikkat etmeniz gerekenler

İnek sütü alerjisi, beslenme ile birebir ilişkisi olan ve özel bir beslenme planı ile belirtilerin tamamen önüne geçilebildiği bir hastalık türüdür. Bu hastalığa sahip olan bebeklerde, inek sütü ve içeriğinde inek sütü bulunan tüm ek gıdalar beslenme düzeninden çıkarılmalıdır. Anne sütü tüketimi bu anlamda çok büyük önem taşımaktadır. 6 aydan büyük olan bebeklerin beslenmesinde veya 6 aydan küçük olmasına rağmen anne sütünün beslenme için yeterli olmadığı durumlarda, inek sütü içermeyen ek gıdalar ve özel mamalardan yararlanılabilir.

Bu hastalığa sahip olan ve mama kullanması gereken bebeklerde, doktor ve diyetisyen kontrolünde alerjen proteinlerin hidrolize edilerek daha küçük parçalara ayrılmış olduğu hipoalerjenik mamalar kullanılmaktadır. Bazı durumlarda soya bazlı mamalar da tercih edilebilmektedir. İnek sütü alerjisi öyküsü bulunan bebekler için Sağlık Bakanlığı; alerji oluşumunu önleyen ve bebekler için en uygun besin olan anne sütünün önemini vurgulamaktadır.

İnek sütünde alerji yapan maddelerin anne sütüne geçebilmesi sebebiyle inek sütü alerjisi olan bebeklerin emziren annelerinin de, inek sütünü bir süreliğine hayatından çıkarması gerekir. Bu süreçte anne sağlığının ve anne sütü üretiminin korunması için annenin kalsiyum içeren diğer besinlere ağırlık vermesi ve hekim kontrolünde gerekli görülürse kalsiyum desteği alması önem taşır. İnek sütü alerjisi, her yaş grubunda görülebilmekle birlikte çoğu vakada 3 ila 5 yaşları arasında kendiliğinden kaybolmaktadır. Bu döneme kadar doktor ve diyetisyenlerin önerilerine uyularak tedaviye uygun şekilde sağlıklı beslenme düzeninin oturtulması, bebeğin büyümesi ve gelişimi için oldukça büyük önem taşımaktadır.